Uzmanı açıkladı: ‘Bel fıtığının ameliyatsız tedavisi mümkün’

Bel Fıtığı: Herkesi Etkileyebilen Bir Sağlık Sorunu

Bel fıtığının günümüzde masa başı çalışanlardan ev hanımlarına, sporculardan öğrencilere kadar herkesi etkileyebilen yaygın bir sağlık sorunu olduğunu belirten Dr. Özkan Yükselmiş, bel fıtığına neden olan unsurları açıkladı.

Bel fıtığı, tıp terminolojisinde lomber disk hernisi olarak bilinir ve omurlar arasındaki disklerin yer değiştirmesi sonucu sinirlere baskı uygulayarak ortaya çıkar. Bu durumun arkasındaki faktörler arasında ağır yüklerin yanlış tekniklerle kaldırılması, uzun süreli oturma alışkanlığı, hareketsiz yaşam tarzı, travmalar, genetik yatkınlık ve sigara içmek yer alır.

“Hastalığın İlerleyen Evrelerinde Bacakta Kas Gücü Kaybı Yaşanabilir”

Bel fıtığının sonuçlarını sıralayan Dr. Yükselmiş, bel ve kalça ağrısının en sık karşılaşılan belirti olduğunu belirtti. Ağrı genellikle kalçadan başlayıp bacağa doğru yayılırken, sinir baskısı nedeniyle bacakta uyuşma veya karıncalanma hissi de oluşabilir. Hastalığın ilerleyen evrelerinde bacakta kas gücü kaybı, yürüyüşte bozukluklar, refleks azalmaları ve sinirlerde kalıcı hasarlar ortaya çıkabilir.

Bel fıtığı ilerledikçe cerrahi müdahale gerekebilir ve bireylerin hayat kalitesinde önemli bir düşüşe neden olabilir. Kronik ağrı, hareket kısıtlılığı ve uyku bozuklukları da bu sağlık sorununun beraberinde getirdiği diğer sorunlar arasındadır.

Related Posts

Burun akıntısını hafife almayın! Polen alerjisi yaz boyunca sürüyor

Yaz mevsiminde havaların ısınmasıyla birlikte çocuklar açık havada daha fazla zaman geçirirken, yoğun yayılım gösteren polenler alerjik sorunlara neden olabiliyor. Çocuk İmmünolojisi ve Alerji Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Gülfer Mehtap Yazıcıoğlu, çocuklarda polen alerjisine karşı 7 önemli öneride bulundu.

Genital kaşıntıyı hafife almayın! Cildi parşömen kağıdı gibi yırtabiliyor

Genital bölgede yoğun kaşıntının sadece geçici bir sorun olmadığını söyleyen Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Op. Dr. Mehmet Bekir Şen, “Utanmayın, ertelemeyin, mutlaka jinekoloğa başvurun” çağrısında bulunuyor.

Kupada görünmeyen tehlike! Çatlaklardan mikrop sızıyor, kahve keyfi zehir olmasın

Porselen veya seramik ürünlerde gözle görülür çatlaklar fark ettiğinizde, bu eşyaları gıda ile temas ettirmekten kaçınmanız gerektiğini biliyor muydunuz? Çatlak kupalar, tabaklar ya da kaseler, nostaljik değerleri nedeniyle evlerimizde sıklıkla kullanılmaya devam ediyor. Ancak bu tür ürünlerin gıdalarla teması çok riskli. İşte detaylar.

İdeal kilo kaybı haftada 0.5-1 kg olmalı! Mevsimsel avantajları iyi değerlendirin

Yaz mevsimi sadece doğanın değil, bedenimizin de canlandığı bir dönem olarak karşımıza çıkıyor. Beslenme ve Diyet Uzmanı Müzeyyen Çelik yazın sağlıklı kilo vermeyi kolaylaştıran 6 etkeni anlattı.

Uzman uyardı: ‘Merdiven altı’ zayıflama iğneleri tehlike saçıyor

Diyabetle mücadele ve diyete dirençli obezite tedavisinde kullanılmak üzere reçete edilmesi gereken ve halk arasında zayıflama iğnesi olarak bilinen diyabet iğnelerinin kontrolsüz kullanımı tehlike saçıyor. İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sait Gönen, soğuk zincirde muhafaza gerektiren bu iğnelerin merdiven altı satışının ABD’de yüzde 60’lara ulaştığını, ülkemizde de kontrolsüz bir şekilde kullanımının son dönemde büyük oranda arttığını kaydetti.

Uzmanından kritik uyarı: ‘Kurban eti 24 saat dinlendirildikten sonra tüketilmeli’

Kurban Bayramı’na sayılı günler kalırken; sağlıklı bir bayram geçirmek için bazı önlemlerin alınması önem taşıyor. Dahiliye Uzmanı Dr. Erdal Gündoğan, etin en az 24 saat dinlendirildikten sonra tüketilmesini tavsiye etti. Taze et tüketiminin karın ağrısı, reflü atakları, gaz, karında şişlik ve hazımsızlık gibi sindirim sorunlarına yol açabileceği uyarısında bulunan Dr. Gündoğan, “Uzun süre ve fazla et tüketimi, uzun dönemde kolesterol yükselmesine, gut ataklarına, karaciğer ve böbrek rahatsızlıklarına neden olabilir” dedi. Bayram süresince fazla miktarda ve geç saatlere kadar yemek tüketilmemesi gerektiğini belirten Dr. Gündoğan, gün içerisinde yürüyüş gibi hafif egzersizler yapılmasını tavsiye etti.