Erzincan’ın İliç ilçesinde Anagold şirketine bağlı olarak faaliyet gösteren Çöpler Maden Sahası’nda 9 işçi hâlâ kayıp. 4 savcının görev yaptığı olayla ilgili soruşturma çok yönlü devam ederken, taksirle ölümü ve yaralanmaya neden olmak suçlamasıyla tutuklanan Murat Bayraktar, Şenol Demir, Soysal Doğan, Abdulkadir Cansız, Hüseyin Üstündağ ve Kanada uyruklu Jain Ronald Guille isimli 6 şüphelinin savcılık ifadeleri ortaya çıktı. Daha önce aralarında şirketin Türkiye müdürü C.D’nin de bulunduğu 3 şüpheli, adli kontrol ve yurt dışı yasağıyla serbest bırakılmıştı. Tutuklu zanlılardan Oksit Bölümü Başmühendisi Murat Bayraktar, “Olayın yaşandığı gün çatlaklar olduğu bilgisini aldıktan sonra sahaya çıktık. Çatlaklar çizgi hat boyu şeklindeydi. Güneybatıdan kuzeydoğuya süreklilik arz ediyordu. Jeoteknik Berkay Mısır ile görüşme yaptık. Kendisi 70 milim kayma olduğunu söyledi. Bu kayma miktarı tehlikeli bir miktardır. Bütün çalışanların alanı terk etmesi için süratli bir şekilde bağırarak uyarıda bulundum. Ellerinde ne malzeme varsa bırakıp çıkmalarını söyledim. Onlar alanı terk edene kadar ben alanı terk etmedim” şeklinde konuştu.
Saat 10.30’da bölgeye giden yolları kapatan Bayraktar, “Şirkette çalışan 3 yabancı yönetici alana girmek istedi. Dubalarla yolu kapattığımız görünce Soysal Bey, engel olmaya çalışıyordu. Kaan Murat Bey müsaade verince 3 arabayla gidiyorlar. 3 yabancı, Elif ve Kaan Murat üst kısma çıkıyorlar. Adnan Keklik ise 14.28’de tam dönerken olay meydana geliyor” dedi. Bayraktari, bölgede 2020’den bu yana GRS şirketi, mebran işini Yesti, malzeme taşıma, patlatma işlerini ise Çiftay ve Mürekkepçi isimli şirketlerin yaptığını ifade etti.
Mahkemede tercüman eşliğinde ifade veren Kanadalı Jain Ronald Gulle, “Olay günü sahaya çıktığımda küçük çatlaklar gördük. En büyük çatlak 6 santim büyüklüğündeydi. Daha iyi görebilmek için yüksek bir noktaya çıktık. Solüsyon verilmeye devam ediliyordu. Tehlike anlaşıldığından solüsyonun farklı noktalara aktarılmasını söyledim. Ayrıca kalp rahatsızlığım var. Kalp krizine sebep olan Angina isimli hastalığım var. İlaç kullanıyorum. Kanada hastanesinden alınmış belgelerim var. Tutuklanma talebimi reddediyorum. Kusurum olmadığı için adli kontrol uygulamasını kabul etmiyorum. Mahkeme aksi kanaatte ise adli kontrol hükümlerinin uygulanmasını talep ediyorum” diye konuştu.
Savcılıktaki ifadesinde sabah saatlerinde çatlakların fotoğraflarının geldiğini belirten oksit kırıcı mühendisi Şenol Demir ise, “Ben kabahatin yığın liçin dizayn, yani yığını yapan şirkette olduğunu düşünüyorum. Maden içerisinde bulunan yığın liç bölgesinin faz/ alan genişletmesi için yapılan patlatmalarda etkili olabileceğini düşünüyorum. 13.02.2024 günü Anagold Maden sahasında patlama yapıldı. Her gün saat 12.00 ile 12.30 arasında patlatma yapılmaktadır. Ancak olayın olduğu gün patlatma, olayın olduğu yere 500 metrelik alandan daha uzaktır” ifadelerini kullandı.
Olay günü yapılması gereken işleri ve görevlerini yaptıklarını söyleyen Soysal Doğan ise ifadesinde şunları söyledi: “Yığın liç sahasında bulunan kendi konteynerlerimize gittim. Günlük rutin olan saha kontrollerimizi yaptım. Saat 08.20 sıralarında, Kenan Öz ile beraber olayın meydana geldiği sahaya çıktık. Saat 9 sıralarında mühendisler sahada inceleme yaptı. İnceleme sonrası YESTİ ve Mürekkepçiler firması sahadan çıkarılarak çalışma durduruldu. Çatlakları kontrol ederken alanın hareketlenmeye başladığını fark ettim ve alandan koşarak uzaklaştım. Alan komple kaymaya başladı, kendim güvenli bir alana gittim.”
Şirkette Oksitproses Müdürü olarak görev yapan Hüseyin Üstündağ, “Liç projesine kapatılan alan ve yükseklik uyumlu. Fazla yükleme yapılmadı. Doğu bölgesinde 2 radar ve 2 robotik makine eksikti. Bunun için açık işleme birimi bütçesinde yer ayrıldı. Ancak olay olduğu tarihte bu bölgede henüz cihazlar alınmamıştı” dedi. Üstündağ sözlerini şöyle sürdürdü: “Göreve başladığım ilk dönemde liç bölgesinde bir açılma olmuştu ancak bu radarla tespit edilmeyecek kadar az bir alandı. Burayı çakılla jeoteknik birimin verdiği bilgi doğrultusunda kapattık. Herhangi bir sıkıntı olmadı.”
Erzincan’ın İliç ilçesindeki altın madeni ocağında meydana gelen toprak kayması sonrası başlatılan arama çalışmaları, kayıp işçilerin arandığı noktalardan biri olan manganez ocağındaki toprak kayması riskinin devam etmesi nedeniyle durduruldu. Arama kurtarma çalışmalarının yapıldığı ve toprak kütlesinin bulunduğu Sabırlar Vadisi ile manganez ocağı bölgesindeki hâkim tepelere yerleştirilen radarla sismik ölçümler yapılıyor. Toprak kütlesinin Sabırlar Vadisi ve manganez ocağı tarafına kayma ihtimali bulunuyor.
Yığının kaymamış bölgelerinde özellikle ciddi bir hareketlilik var. Heyelan riskinin artması ile birlikte çalışmalar can güvenliğinin sağlanması için durduruldu. Yalnız arama faaliyetleri değil atık toprağın taşınmasına ilişkin faaliyetler de durduruldu. Bu kapsamda bölgedeki ekipler önceliği heyelan riskinin ortadan kaldırılmasına verdi. Çok sayıda akademisyenin yanı sıra ilgili kurumlar ve uzman ekipler heyelan riskinin ortadan kaldırılmasına yönelik çalışma yürütüyor. Çalışmalar sonucunda çizilecek yol haritasına göre net bir tablo ortaya konulacak.
Kayan toprağın taşınacağı yerle alakalı çalışmalar Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda ve onayında yürütülüyor. Bakanlığın onay vermediği herhangi bir yere, heyelanlı toprağın konulması söz konusu değil. Kayan toprağın istifleneceği alanlara yönelik farklı alternatifler üzerinde çalışılıyor. Tespit edilen lokasyonlar üzerinde hazırlık yapılıyor. Heyelan riski ortadan kalktığı an toprak belirlenen lokasyonlara taşınacak.